Mehir ve Mehir Senedi Kavramı
Mehir Senedi Geçerlilik Şartları, Evlilik akdi sırasında veya evliliğin kurulmasıyla birlikte erkeğin, kadına vermeyi ya da ileride vereceğini taahhüt ettiği para, mal veya menfaat karşılığı “mehir” olarak tanımlanır. Bu bağlamda düzenlenen yazılı belge yani mehir senedi, hukuken alacak hakkı doğurabilmektedir. Ancak mehir senedinin geçerli olabilmesi için bazı şartların yerine getirilmiş olması gerekir. Aşağıda bu şartlar ayrıntılı olarak ele alınmaktadır.
- Mehir, evlilik ilişkisinden doğan ve erkeğin kadına verdiği veya vereceğini taahhüt ettiği değerli bir mal, menfaat ya da para olarak anlaşılır.
- Mehir senedi ise, bu taahhüdün yazılı hale getirilmiş şeklidir.
- Türk hukukunda mehir özel bir kanun ile düzenlenmemiş olsa da, ilgili alacak ve bağışlama hükümleri üzerinden değerlendirilmiş ve yargı kararları ile geçerliliği kabul edilmiştir.
Mehir Senedinin Geçerlilik Şartları
Mehir senedinin geçerli sayılabilmesi için aşağıdaki ana şartların yerine getirilmesi gerekir:
a) Yazılı Şekil
Mehir senedi, bir bağışlama vaadi niteliğinde olduğundan, Türk Borçlar Kanunu’nun bağışlama vaadine ilişkin hükümlerine tabi olur. Bu nedenle senedin yazılı şekilde yapılması zorunludur. Sadece tanık beyanına dayalı mehir alacağı talebi şekil şartına aykırı olduğu için geçerli değildir.
b) Konunun Belirli Olması ve Yasak Şeylerden Oluşmaması
Senette mehir konusu değerlerin açıkça belirtilmiş olması, mehir olarak verilecek şeyin belirli ve kullanılması hukuk tarafından yasak olmayan bir değer olması gerekir. Örneğin taşınmaz ya da taşınmaz üzerindeki aynî hakların mehir konusu yapılması hâlinde, resmi şekil şartlarına ayrıca uyulmalıdır.
c) Ahlâka ve Kamu Düzenine Aykırılık Bulunmaması
Senedin içeriği veya amacının toplumun genel ahlâkına ya da kamu düzenine aykırı olmaması gerekir. Bu şart, genel sözleşme hukukundan kaynaklanan kamu düzeni ve ahlâk ilkeleri ile ilişkilidir.
d) Resmî Şekil Gerektiren Konular
Özellikle mehir konusu gayrimenkul veya taşınmaz üzerindeki aynî haklar ise, senedin sadece yazılı olması yeterli değildir; ayrıca resmi şekil şartına uygun olarak yapılması gerekir. Bu durumda tapuda tescil gibi işlemler de söz konusu olabilir. Geçerli bir mehir senedinin varlığı hâlinde, kadın eş mehir alacağı için dava açabilir veya icra takibi başlatabilir.
Mehir senedi hazırlanırken imzanın, senet tarihinin, mehir konusu mal veya paranın net şekilde yazılmasının sağlanması önemlidir.
Mehir senedinin kaybolması, taraflardan birinin senetle ispat yükümlülüğünü zorlaştırabilir. Dolayısıyla senedin bir örneğinin güvenli şekilde saklanması tavsiye edilir.
Özetle, mehir senedi Türk hukukunda özel olarak kanunla düzenlenmiş olmasa da, senedin geçerli olarak kabul edilebilmesi için yazılı şekilde düzenlenmesi, mehir konusu değerin belirli olması, kamu düzenine ve ahlâka aykırılığın bulunmaması ve özellikle taşınmaz gibi konularda resmî şekle uyulması gerekmektedir. Bu şartlara uygun olarak düzenlenen mehir senedi, taraflar açısından hukuki güvence sağlar ve mehir alacağı için ileri sürülebilir bir dayanak oluşturur.
Mehir Alacağı Davasında Görevli ve Yetkili Mahkeme
Mehir senedi, eşler arasında doğan özel hukuk ilişkisine dayanır. Bu nedenle mehir alacağına ilişkin uyuşmazlıklarda görevli mahkeme, uyuşmazlığın niteliğine göre belirlenir.
Evlilik ilişkisinden doğan her türlü talep kural olarak Aile Mahkemeleri’nin görev alanına girer. Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarına göre; mehir alacağı, evlilik ilişkisinden kaynaklanan bir borç olduğundan Aile Mahkemesi görevlidir.
Davanın açılacağı yerde Aile Mahkemesi kurulmamışsa, Asliye Hukuk Mahkemesi, Aile mahkemesi sıfatıyla davaya bakar.
Mehir alacağı davasında yetki, davalının yerleşim yeri esasına göre belirlenir.
Mehir Alacağı Davasında Zamanaşımı Süresi
Mehir senedi, niteliği itibarıyla bağışlama vaadi olarak değerlendirilir.
Türk Borçlar Kanunu’na göre, mehir senedi, yazılı bir taahhüt içerdiğinden 10 yıllık zamanaşımı süresine tabidir.
Zamanaşımı, mehir alacağının muaccel olduğu tarih itibarıyla işlemeye başlar.
Genellikle mehirin verilmesi, evlilik akdi sırasında, boşanma hâlinde veya eşin vefatıyla muaccel hale gelir.
Aile hukukuna ilişkin davalarda herhangi bir hak kaybına uğramamak açısından uzman bir aile hukuku ve boşanma avukatı ile çalışmanız büyük önem taşımaktadır.
Ankara Boşanma ve Aile hukuku avukatı olarak müvekkillerimize her türlü hukuki desteği sağlamaktayız.
